Pandemi başlarında 45 TL olan bakır 302 TL oldu

Erzincan'da bakır ustaları, hediyelik eşya ve günlük mutfak gereçleri kullanımlarıyla kaybolmaya yüz tutmuş bakırcılığı yaşatmaya çaba gösteriyorlar. Pandeminin başlarında ham haliyle kilosu 45 TL olan bakır 302 TL'yi buldu.

Pandemi başlarında 45 TL olan bakır 302 TL oldu

Erzincan’da bakır ustaları, hediyelik eşya ve günlük mutfak gereçleri kullanımlarıyla kaybolmaya yüz tutmuş bakırcılığı yaşatmaya çaba gösteriyorlar. Pandeminin başlarında ham haliyle kilosu 45 TL olan bakır 302 TL’yi buldu.

Bakır mutfak eşyalarına ilginin her geçen gün azalması ile birlikte unutulmaya yüz tutan bakır ürünleri, sağlığın önem kazanmasıyla birlikte tekrar rağbet görmeye başladı. Daha sağlıklı olması nedeniyle Erzincan’ın binlerce yıllık geçmişine ışık tutan bakır ürünler vatandaşların tercihi oluyor. Erzincan’da bakır atölyesi olan Recep Karakaş, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de yükselen döviz, altın ve gümüşten sonra bakır madeninin fiyatının da hızla arttığını kaydetti. Bakır madeninin kilogramının pandemi başlarında 45 TL iken şimdi 302 TL’yi bulduğunu ifade eden Recep Karakaş, “13 yaşında başladığım bakırcılık mesleğini 40 yıldır sürdürüyorum. Bakıra artık eskisi kadar rağbet yok. Eleman bulmakta zorlanıyoruz. Eleman yetişmiyor. Kendi imkanlarımızla bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz. Eskiden Erzincan’da bakıra olan talep oldukça çoktu. Erzincan bakırla özdeşleşmiş bir şehirdi. Bakır borsası dolara endeksli olduğu için son zamanlarda oldukça fiyatı arttı. Ürünlere zam yapmamak için direniyoruz ama bakır madeninin kilogramı pandemi başlarında 45 TL iken şimdi 302 TL’yi buldu.” dedi.

Bakır mutfak araç gereçlerinin daha sağlıklı olduğunu kaydeden Recep Karakaş, “Bakır çaydanlık ve semaver sıcak suyu çabuk ısıtır geç soğutur. Çaydanlık ve semaverlerdeki çayın lezzetini başka hiçbir şeyde alamazsınız. Bakır sürahi ise soğuk suyun ısınmasını önler. Suyun içindeki bakterileri öldürür” ifadelerini kullandı.

Sağlıklı bir yaşam için her evde bakır ürünlerin bulunması gerektiğine dikkat çeken Karakaş, bakır ürünlerin yapım ve işlemesinin çok zor olduğunu ve bütün aşamalarının atölyede yapıldığını ifade ederek, “Bakır ilk önce polisajdan keçeye girer. Daha sonra sıvamaya girer ve burada şeklini alır. Bakırın parlaması için fırça işlemi uygulanır. Bir sonraki aşamada yıkanıp, kurutularak bant işlemine geçilir. Bant işleminden sonra boyanan ve vernik atılan bakır süsleme için işleme ve kart işlemlerinden geçerek son halini alır” dedi.

Yaz aylarında babasına yardımcı olan üniversite öğrencisi Batuhan Karakaş’ta, “Okulun olmadığı dönemlerde babama yardımcı oluyorum. Artık eskisi gibi bakırcılıkta eleman bulunmuyor. 10 yıldır hemen hemen bu şekilde babama yardımcı oluyorum.” diye konuştu.

Yeraltı Çarşısında bakır esnaflığı yapan Necmi Taş ise Erzincan ekonomisine katkı sağlayan bakır fiyatının doları, akaryakıtı geçtiğini söyledi.

Taş, “Baba mesleği bakırcılığı sürdürüyorum. Aynı zamanda da imalatçıyım. Bakır çok pahalandı. Fiyat artışlarıyla baş edemez hale geldik. Yaz aylarında gurbetçiler geliyor. Buna da şükür diyoruz. Bakırın fiyatı da her gün değişiyor. Aynı akaryakıt fiyatları gibi oldu. Doları, akaryakıtı solladı. Allah sonumuz hayırlı kılsın” diye konuştu.