İhanetin Adı…
Kübra Fırat
İhanet ne idi? Elindekilerle yetinememek mi? Aç gözlü olup daha fazlasını istemek mi? Ezelden beri bir ihanet içinde bu cennet vatan. Ne haini biter bu toprakların ne de seveni… Ama bilinsin ki seveni haininden daha çoktur. Öyle olmasa hala Türk yurdu olur muydu bu aziz diyar?
Tarih boyunca içten dıştan bölmek için gayret eden nice sayısız hain, düşman… Seneler öncesinden kurulan hain planlar, planlar doğrultusunda içimize sokulan içimizde yetiştirilen ilik ilik hainlik işlenen nice beyinler… İhanetin adresi hiçbir zaman değişmedi. İhanetin zamanı ve adı sanı değişti. Karşılarına aldıkları Yüce Türk Milletini her ne kadar hafife alsalar da her yenilgileri Türk’ün gücünü yeniden hatırlattı. 1921’in Ağustos’u Melhame-i Kübra gibi 2016’nın Temmuz’unda yaşandı “Kara Gün” denilen 15 Temmuz Gecesi…
Türk milletinin askerine verdiği değeri kullandılar. Asker kılığına girip vatanına ihanet içinde yürüdüler. Karadan, havadan maskelerini indirip gerçek emellerini ortaya çıkardılar. Kadın, genç, yaşlı, asker, polis, iş adamı, öğretmen, ev hanımı, mühendis, doktor demeden acımasızca ezip geçtiler. O kadar korkaktılar ki mertçe savaşmak yerine dış devletlerin kuklası olup İslamiyet’i kendilerine kalkan edinip asker kamuflajına bürünüp senelerce kuluçkaya yattılar.
Velhasıl Kelam, ihanetin adı değişir, ihanetin adresi değişir, ihanetin kuklaları değişir ama bilinsin ki Türk Milletinin vatan sevgisi değişmez. Çünkü biliriz ki “Hubbül vatan minel iman” diyen bir Peygamber’in ümmetiyiz. Çünkü biliriz ki “Yurt toprağı! Her şey feda olsun sana. Kutlu olan sensin. Hepimiz senin için fedaiyiz. Sen Türk milletini sonsuza kadar yaşatmak için verimli kalacaksın.” diyen Başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK’ün neferleriyiz.
Vatanımız ezelden beri vardı ezelden ebede de var olacaktır. Al bayrağın gölgesinde haine hiçbir zaman yer olmayacaktır.